Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın, Kordonyolu’nu hayata geçirmek üzere yıllardır sürdürdüğü girişimlere, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu’nun, 5 Ocak 2004 tarihinde yaptığı basın açıklamasında özetle şu görüşlere yer verildi:

“İzmir Nazım İmar Planı’nın ve Ulaşım Master Planı’nın öngörmediği Kordonyolu yapılamaz, herşeyi yok ederek yapılacak olsa da bir yararı olamaz. İzmir’in kent içi ulaşım sorununun çözümü: Öncelikle Metro’nun geliştirilmesine, deniz ulaşımının etkinliğinin artırılmasına, Kuzey–Güney Hızlı Banliyö sisteminin bir an önce işletmeye alınmasına, İzmir Çevre Yolu’nun süratle tamamlanmasına bağlıdır. (…) Uygar toplumlarda ve çağdaş kentlerde kent içi ulaşım çok izli yollarla değil toplu ulaşım sistemleri ile çözümlenmektedir. Kent merkezlerine yeni araç trafik yollarının yapılması bir yana, giderek araç trafiğinden arındırılmakta, yaya öncelikli düzenlemelerle kentlilere sunulmaktadır. İzmir Kordonunda 2000 yılında yapılan ve standartları oldukça yüksek olan kentsel açık alan düzenlemesi, sonunda İzmirlilerin ve İzmir’e gelenlerin genel beğenisini kazanmış yeşil alanın, yol amacıyla yeniden bozulması, tahrip edilmesi kabul edilemez. (…) Son günlerde Parlamento’nun gündeminde Yerel Yönetimler Yasası (Reformu) adı altında yasa değişiklikleri tartışılırken, yerel meslek Odaları, yerel yönetim ve kentlilerin karşı olmasına rağmen, bu kadar merkezi kararlar alınıyor olması ve İzmir’e dayatılması anlaşılamaz bir çelişki olarak ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’ndan İzmir Kordon’una yol önerisini geri çekmesini, unutmasını, yargı kararlarına saygılı olunmasını, çağdaş kentleşme politikalarını benimsemesini talep ediyoruz. Yeterli kaynak varsa Kordonyolu yerine 15 yıldır bitirilemeyen İzmir Çevre Yolunu hızla tamamlamalarını öneriyoruz. “