323
MAYIS-HAZİRAN 2005
 
MİMARLIK'TAN

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA

  • Zavallı Bir Binaya
    Gürhan Tümer

    Prof.Dr., DEÜ Mimarlık Bölümü; MO Yayın Komitesi Üyesi



KÜNYE
UIA 2005 İSTANBUL’A DOĞRU

Kongre Süreci Üzerine: Hazırlıklarda Hangi Aşamadayız…

Fatih Söyler / Deniz İncedayı

Kongre Genel Sekreteri / Bilim Komitesi Üyesi

Dİ: İstanbul 2005 Kongresi’nin hazırlık çalışmaları giderek ivme kazanıyor. Organizasyonun bugünkü noktası için neler söyleyebilirsiniz? Çalışmalar daha çok hangi alanlarda yoğunlaştı?

FS: 2000 yılı başlarından bu yana süren hazırlıklarımız artık son aşamasında. Kongre geri sayımı çoktan başladı bizim için. Kongrenin kendisinden başka, forumlar, sergiler, fuarlar, UIA Genel Kurulu, UIA Konsey toplantıları gibi çok sayıda bileşeni olan bu büyük etkinliğin yüzlerce ayrıntısının tasarlanması, projelendirilmesi, senaryosunun hazırlanması, finansmanın sağlanması ve uygulanmasının örgütlenmesi gibi bir görevle karşı karşıyaydık. Ayrıca böylesi bir etkinliğin tanıtım, katılım örgütlenmesi ve lojistik gibi dev boyutlu çalışmalarını da hesaba katarsak, üstlendiğimiz görev ve bunun sorumluluğunun ağırlığını takdir edersiniz. Bugüne kadar, görevimizi büyük bir hata yapmadan, her işte yaşanabilecek türden olumsuzlukları aşarak, finansman güçlüğü gibi çok önemli bir faktörü büyük ölçüde hallederek kongrenin başarısı yolunda önemli adımlar attığımıza inanıyorum. Kongrenin bütün kurgusu, mekânları ve takvimi ile, ana konuşmacıların ne zaman konuşacağından sosyal etkinliklerin neler olacağına kadar hemen hemen kesinleşti. Yine kongrenin önemli öğelerinden biri olan Uluslararası Öğrenci Yarışması’nda 2000 kayıtla bir rekor kırdık. Kongre bildirileri ve diğer sunuşlar için 800’e yakın başvuru alındı. Ana konuşmacılar büyük ölçüde belirlendi. Yani, kongrenin strüktürü artık ortaya çıktı. Bu noktadan sonra yapacağımız iş, “mimarlara yaraşır” bir altyapı hazırlamak. Kongrenin iç ve dış mekânlarının hazırlanması, yönlendirmeler, kongre çantası ve kimlik kartları, görevlilerin ve özellikle görev alacak öğrencilerin eğitimi ve benzeri daha onlarca ayrıntıda yoğunlaşmaya başladık.

Dİ: İstanbul Kongresi’ni dünya mimarlarının önemli bir buluşması açısından değerlendirdiğinizde ayırıcı özellikleri neler olacak? Ne konuda neler ekleyebilirsiniz?

FS: Kanımca UIA 2005 İstanbul Kongresi’nin en önemli özelliği mimarlık ve kente dair mimarların ve ilgili herkesin içinde yer alabileceği, birikimlerini/düşüncelerini/ideallerini/hayallerini özgürce sunabileceği, tartışabileceği, paylaşabileceği bir “pazaryeri” ortamı oluşturma hedefidir. Bu çerçevede gerçekleştirmeye çalıştığımız “kongre ortamını kente ve kentliye açma” ve “kente yayılma” programları kongre hazırlıklarımıza yön verdi. Kongre Vadisi, bilimsel oturumların yer alacağı kapalı salonlar dışında, sergilerle, serbest kürsülerle, açık hava sinemasıyla, kültürel etkinliklerle, performans gösterileriyle, öğrenci işlikleri ile, sivil toplum kuruluşları katılımıyla, el sanatları tezgahlarıyla, mimarlığın birlikte yürüdüğü sanat dallarının (ressamların, heykeltıraşların…) katılımıyla halka, kentliye açılacak. Yüze yakın sergi ile, forumlarla, paralel toplantılarla, kültürel etkinliklerle yalnız Kongre Vadisi’nde sıkışıp kalmayacağız, tüm kentte yayılacağız. Amacımız yalnızca yabancı konuklarımıza ülkemizi ve İstanbul’u turistik bir tanıtım etkinliği içinde “iyi ağırlamak” değil. Bunu yaparken, onları halkımızla, kentimizle, kültürümüzle ve mimarlık birikimimizle tanıştıracağız. En önemlisi de, çevresel ve kültürel boyutuyla toplumsal hayatın çok önemli bir öğesi olması gerekirken giderek toplumdan kopan, kopartılan mimarlığı “yeniden toplumla buluşturmak” için ortamlar yaratacağız.

Dİ: Kongreye davetli olan ana konuşmacılar listesi oldukça kabarık. Bu konuda gelinen son noktadan ya da kesinleşen isimlerden söz eder misiniz? “Yıldız” mimarların kongreye ne tür katkıları bekleniyor?

FS: Ana konuşmacıların sayısı kabarık gerçekten. Dünyaca ünlü, “yıldız” diye adlandırdığınız mimarların bu kadar çok sayıda olmasının (sayısı şimdiden 20 oldu) nedenleri var elbette. Öncelikle belirtmeliyim ki, Kongre Başkanımız Dr. Suha Özkan’ın uluslararası kişiliği ve duruşu davetlerimize olumlu yanıt almamızda başlıca etken. İstanbul gibi çarpıcı bir kentin çekiciliğini buna ekleyebiliriz. Ama, kongre temasının ve kurgusunun da bu yüksek kabulde etkili olduğunu düşünüyorum. Ana konuşmacı olarak “Kentler: MimarlıkLARın Pazaryeri” başlıklı simgesel gücü çok yüksek bir tema altında mimarlığa ve kent-mimarlık ilişkisine dair görüşlerini sunarken, “birikimlerini, vizyonlarını, hayallerini özgürce ifade edebilecek” olmanın getirdiği bir “keyif” duyuyorlar sanırım. Zaten bizler de onlardan, çıkınlarında ne varsa, kendilerini sınırlamadan sunmalarını bekliyoruz. Özellikle sorunlarıyla büyüyen kentlerin geleceğine ve bu gelecekte mimarlığın nasıl bir rol alacağına ilişkin düşüncelerini herkesin merak ettiğini biliyorlar.

Dİ: İstanbul kentinde tüm dünyadan katılan mimarların akademik program dışında ne tür etkinlikleri yer alıyor ve mimarlar için hazırlanan kent gezilerinin, sosyal etkinliklerin vb. içeriğini biraz açar mısınız?

FS: Akademik program dışında çok sayıda sosyal etkinlik, kültürel etkinlikler, sergiler gün boyunca ve özellikle akşamları, hem Kongre Vadisi’nde, hem de kentin çeşitli noktalarında gerçekleştirilecek. Çok sayıda özel ve kamu kuruluşlarına ait sergievleri, galeriler, Ortaköy Meydanı, Kadıköy Meydanı, Harbiye ve Rumeli Açık Hava Tiyatroları ve daha çok sayıda kentsel mekân bu etkinliklere sahne olacak. Mimarlar için hazırlanan özel mesleki turlar (altısı kent içi mimarlık turu, üçü kent dışı mimarlık turu) ve turistik turlar düzenlendi.

Dİ: İstanbul 2005 Kongre sürecine hazırlık niteliği taşıyan Türkiye Kongreleri’nde ülke çapında katılım yeterince sağlanıyor mu? Ülkenin farklı bölgelerinden mimarların kongreye ilgisi nasıl?

FS: Türk mimarlarını ve mimarlık öğrencilerini 2005 Kongresi’ne hazırlamak amacıyla düzenlenen ve bugüne kadar 5 ayrı bölgede geçekleştirilen Türkiye Kongreleri’ne katılım gerçekten çok yüksek ve bu yüksek katılım, bizi, asıl kongreye Türkiye katılımı konusunda umutlandırıyor. Türkiye Kongreleri ile sağlanan birikimin, İstanbul’a, her boyutu ile yansıyacağını umuyorum. Meslektaşların ve öğrencilerin yakın ve sıcak ilgisi bu umudumu pekiştiriyor.

Dİ: 2005 Kongresi’nin mimarlık alanına ve tartışma platformlarına önemli mesajlar vermesini, sürecin mimarlık eğitiminde ve pratiğinde kalıcı yararlar sağlamasını hedefliyor musunuz? Çok geniş bir alana yayılan kongre temasını akademik sunuşlar dışında ne tür etkinliklerle beslemektesiniz?

FS: Böylesi bir Kongre, Türkiye’de ilk kez düzenleniyor. Bugüne kadar 21 kez, üç yılda bir olmak üzere dünyanın çeşitli kentlerinde düzenlenen UIA Kongreleri’ne Türk mimarları ve mimarlık öğrencileri çok az katılma olanağı bulabildiler. Şimdi bu olanak ayağımıza geldi. Kongrenin hem Türk mimarlığının dünyaya tanıtılması hem de Türk mimarlığının birikim sağlaması bakımından önemi büyük. Yurtdışı deneyimlerin sözel ve görsel olarak kendi evimizde bizlere aktarılacak olması, mutlaka, ulusal mimarlığımızı her yönüyle etkileyecektir. Dünya bizi tanıyacak, bizim de dünyadan öğreneceğimiz çok şey var.

Kongre, diğer tartışmalı toplantıları, oturumları, sunuşları, Uluslararası Mimarlık Öğrencileri Forumu, pazaryeri etkinlikleri, şenlikler ve diğer sosyal-kültürel etkinlikler yanında bir büyük forumla, “Uluslararası Yerel Yöneticiler Forumu” ile desteklenecek. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenecek olan bu foruma, ana konuşmacı olarak, yaptıkları işlerle kentlerine önemli katkıları bulunan ve dünyanın önde gelen metropollerinin isim yapmış belediye başkanları davet edilecek. Kongrenin açılışından bir gün önce gerçekleşecek bu foruma, ülkemizin tüm il ve ilçe belediye başkanları davetli olacaklar. Tüm belediye başkanları, kongrenin açılışına ve pazaryeri etkinliklerimize katılmaya çağrılacaklar. Bu forumdan amaç, yerel yöneticileri mimarlıkla yakınlaştırarak, mimarlığın kentle buluşmasında etkin rol oynamalarını sağlamak.

Kongreden bir sonuç bildirgesi çıkmasını umuyoruz. Bu bildirgenin yanı sıra kongre ortamında dile getirilecek görüşlerin ve önerilerin, ortama sunulacak birikimin, kentlerin geleceğine ışık tutacağını düşünüyorum. Bu kongre, yalnız mimarlara değil, merkezî ve yerel yönetimlere ve topluma, mimarlığın yaşamın vazgeçilmez bir kültürel etkinliği, toplumsal bir ihtiyacı olduğunu söyleyecek bir kültürel etkinlik olacaktır.

Bu icerik 5914 defa görüntülenmiştir.