370
MART-NİSAN 2013
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

  • Erk ve Hakikat Algısı
    Güven Arif Sargın, Prof. Dr., ODTÜ Mimarlık Bölümü, Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu Üyesi

  • Mimarlık’la Kaçamaklar
    Güven Birkan, Mimarlık dergisi, ’76 yılı Yayın Yönetmeni; Nisan’77 - Aralık’78 Dergi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü; Ocak’81-Haziran’81 Yayın ve Teknik Yönetmen

  • Ankara Gazi Mahallesi
    Elif Selena Ayhan, Yarı Zamanlı Öğr. Gör., Başkent Ü., İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü

  • Antropotektür
    Vintilă Mihăilescu, Prof. Dr., Bükreş Üniversitesi, Antropoloji Bölümü

  • İzmir Kırsal Alan Konutları
    Tonguç Akış, Öğr. Gör. Dr., İYTE Mimarlık Bölümü
    Ülkü İnceköse, Öğr. Gör. Dr., İYTE Mimarlık Bölümü
    Selim Sarp Tunçoku, Doç. Dr., İYTE Mimarlık Bölümü
    Adile Arslan Avar, Doç. Dr., İYTE Mimarlık Bölümü

YAYINLAR



KÜNYE
KIRDAN KENTTEN

Ankara Gazi Mahallesi

Elif Selena Ayhan, Yarı Zamanlı Öğr. Gör., Başkent Ü., İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü

Gazi Mahallesi, Ankara’nın kent merkezinde, Anadolu Bulvarı ve Mevlana Bulvarı (Konya Yolu) arasında kalan AOÇ arazisinin bir bölümünün kurutulması sonucu oluşan alanda, işçilerin ulaşımının kolay olması için demiryoluna yakın bir konumda planlanmıştır. Düz bir arazide ızgara grid sistemiyle oluşan mahalle, farklı kooperatifler aracılığı ile üretilmiş benzer yapılardan meydana gelmiştir. 1952-1954 yılları arasında, ilk olarak MKEK Silah Fabrikası İşçi Yapı Kooperatifi’nin ve Türk Hava Kurumu Uçak Motor Fabrikası İşçileri Kooperatifi’nin işçiler için ucuz konut uygulamaları ile kurulan Gazi Mahallesi, zamanla MKE Fişek Fabrikası Kooperatifi’nin ve Demiryolu İşçileri Yapı Kooperatifi’nin uygulamalarıyla genişlemiş ve bugünkü sınırlarına ulaşmıştır.

Gazi Mahallesi’nin planlandığı dönemden günümüze kadar geçen süreci üç aşama olarak ele almak mümkündür: İlk dönemde, iki oda olarak tasarlanmış tek katlı bahçeli konutlardan oluşan bir doku karşımıza çıkmaktadır. Yapıya girildiğinde karşılaşılan holün tam karşısında yer alan ıslak hacimler iki odanın ortasında yer almaktadır. Yapıya ayrıca dışarıdan eklenen iki adet farklı boyutta kömürlük bulunmaktadır. İlk uygulama örneklerinden olmaları nedeniyle bu tip yapılar mahallenin kurulduğu dönemdeki karakterini anlayabilmek adına önemli örnekler oluşturmaktadır. (Resim 1) 1970’lere tarihlenebilen ikinci dönemde, ilk planlama aşamasında uygulanan tek katlı yapıların kat ilavesi ile iki veya üç katlı yapılara dönüşmesi sonucu oluşan bir doku görülmektedir. Dönemde plan şeması aynı kalmak koşuluyla, cepheler ve balkonlarda yapılan değişiklikler / eklemeler sonucu beş farklı tip konut ortaya çıkmıştır. (Resim 2-6) Öte yandan ilk dönemde yapılmış konutların bir kısmı girişleri yan cepheye alınmak suretiyle aynı şekilde kullanılmaya devam etmiştir. Yapıların dağılımına bakıldığında herhangi bir yoğunluk ve odaklanma görülmemekte, farklı tip yapılar aynı sokakta bulunabilmektedir. Üçüncü ve son dönemde (mevcut durum), tek veya sonradan ilave ile iki/üç katlı olan yapıların bir kısmı yıkılmış, yerlerine dokuyla uyumsuz çok katlı apartmanlar yapılmıştır. Özellikle ana caddelerde yoğun bir şekilde hissedilen bu dönüşümün etkisi ara sokaklara gidildikçe azalmakta, bu alanlarda bulunan konutların büyük bir çoğunluğu halen birinci ve ikinci dönemi temsil eden nitelikli yapılardan oluşmaktadır. (Resim 7, 8)

Kullanıcı grubu, yerleşim kurgusu ve konut dokusuyla Ankara için simgesel bir anlamı olan Gazi Mahallesi, ne yazık ki her geçen gün hızla değişmektedir. Mahallede yükselen çok katlı apartmanlar özgün konut dokusuyla çatışmakta, dokunun karakterini tehdit etmektedir. Bu değişime paralel olarak mahallenin kullanıcı grubunun da değişimi kaçınılmaz olmaktadır. Bu süreci durdurmak ya da yavaşlatmak adına çeşitli çalışmalar yapılması gereğini vurgulamak ve yer-yapı özelinde koruma ölçütleri geliştirebilmek için çaba göstermek, Gazi Mahallesi ve tehdit altında olan benzer yerleşimler açısından büyük önem taşımaktadır.

 

Bu icerik 4991 defa görüntülenmiştir.