Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri, çeyrek asırlık bir zaman diliminde iki yılda bir düzenli olarak Türkiye mimarlık ortamının düşünme ve uygulama alanlarındaki üretimlerini belgeleyerek, birer dönem kesiti halinde mimarlık ortamının ve kamuoyunun ilgisine sunmaktadır. Seçici Kurul, geleneksel hale gelen bu anlamlı oluşumu geliştirerek sürdürmeye devam eden Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu’na, titizlikle görev yapan Raportörlüğe, Düzenleme Komitesi’ne ve üretimleri ile 14. Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri’ne katkı sağlayan tüm meslektaşlarımıza teşekkürlerini sunar.

Günümüz mimarlık ortamında malzeme çeşitliliğinin ve teknoloji olanaklarının yarattığı çoğulluğa karşın, genel anlamda değerlendirmeye sunulan üretimlerde, mimari dilde durulaşma eğilimi ve doğal malzeme kullanımına çağdaş bir yaklaşım gözlenmiştir. Tasarım ve malzeme kullanımı bağlamında sağduyu ve sürdürülebilirlik arayışıyla ilişkilendirilebilecek bu durum, Seçici Kurul tarafından bir dönem kazanımı olarak değerlendirilmiştir.

Dönem kesitinde göze çarpan bir diğer kazanım ise üretim çeşitliliğindeki artıştır. İşveren profilindeki değişime de bağlı olarak, mekânsal üretim alanında tipolojik ve işlevsel çeşitliliğin arttığı, bu anlamda köprü, yaya üst geçitleri, istasyon vb. mekânların da mimarlarımız tarafından birer tasarım ürünü olarak mimarlık ortamına ve kamuoyuna sunulduğu görülmektedir. Düşünce ve uygulama alanlarında gözlenen çeşitlilik ortamının, gelecek dönemlerde de mimari ürün niteliğini olumlu anlamda etkileyeceği düşünülmektedir.

Değerlendirmeye katılan çalışmaların büyük çoğunluğunun ekip üretimi olması, genç nesil arasında çoğulcu üretme pratiğinin yerleşik hale dönüşmeye başlaması ve çoklu ekip yapısının bir kaynağı olarak özgün yaklaşımların mimarlık ortamına kazandırılmakta olduğu görülmüş ve bu durum ileriye dönük olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca Türkiye’deki yarışmalar pratiğinin gerek ekip ortamını teşvik eden yapısı ve gerekse ortaya konulan ürünlerdeki düzey ile sergiye nitelik ve değer kattığı görülmüştür.

Ancak, ülkemizde gerçekleşen üretimlerin geneline bakıldığında sergiye katılmayan birçok nitelikli ürünün varlığı bilinmekle beraber, mevcut ve inşa edilmekte olan yapı stoğuna dair büyük çoğunluğun nitelik olarak bu programda yer alamayacak denli mimari pratikten uzak olması, mimarlık ortamının niteliği ve mimarlığın temsiliyeti açısından genel bir sorun olarak tespit edilmiştir. Paralel üretim olarak tanımlanabilecek bu çoğunluk karşısında, değerlendirmeye katılan üretimlerde gözlemlenen ‘niceliğin niteliğe dönüşme hali’nin, daha da artarak genele yayılması beklenmektedir.

Seçici Kurul

Haydar Karabey (Başkan), Nur Akın, Ferhat Hacıalibeyoğlu, Ahmet Özgüner, Semra Teber Yener