407
MAYIS-HAZİRAN 2019
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
MİMARLIK DÜNYASINDAN

İYİ Kİ ADI ATATÜRK OLMAMIŞ!

Erdoğan Elmas, Mimar

21-25 Nisan 2019 tarihleri arasında yaptığım Arnavutluk ve Karadağ gezisine yeni İstanbul Havalimanı’ndan gitmek şansızlığını yaşadım. Benim gibi ilk seyahatini gerçekleştiren herkes olumlu / olumsuz görüşünü paylaşmadan edemiyor. En son, sanatçı Hazal Kaya’ya “şahane bir deneyim(!)” yorumu nedeniyle “eleştiriye gözü kapalı kitle” tepki gösterdi. Bense havalimanı için söylenenleri duymuş, hakkında birçok şey okumuştum. Beni yoran ve yıpratan böyle bir lenduhayı bir de kendi gözlerimde görünce, havaalanı yarışmalarında derece almış (Antalya Havalimanı Dış Hatlar Terminali 2. Ödül, İzmir Dış Hatlar Terminali 3. Ödül, Esenboğa Havalimanı 5. Ödül) ve konuya yabancı olmayan biri olarak eleştirilerimi ben de yazmak istedim.

Geziden önce okuduğum Arredamento Mimarlık’ın 330. sayısında yer alan Doç. Dr. Esra Akcan’ın “Kronizm Çağında İstanbul ve Mimarlık Etkisi” başlıklı Cornell Üniversitesi’nde yaptığı konuşmadan derlenen mükemmel yazısında belirtiği gibi, bu süreçte katlanılması en güç şey, mimari suç ortaklığı oldu. Pek çok mimar Erdoğan ve yandaşları için inşa etmeyi kabul ettiler. Geldikten sonra okuma fırsatı bulduğum Mimarlık’ın 404. sayısında yer alan Cihan Uzunçarşılı Baysal’ın “Yeni Havalimanından Yeni Türkiye’ye Bakmak: İstanbul Havalimanı ve Hedef 2023” ve Mimar.ist’in 64. sayısındaki Doç. Dr. Hakkı Yırtıcı’nın “İstanbul Havalimanı: Söylemin Tahakkümü - Yapının İnşası” başlıklı kapsamlı ve ufuk açıcı yazılar, benim yazmak istediklerimi aşıyor, bana sadece dostlara konuyu ve yazılanları anımsatmak kalıyordu. Konuyla ilgili bir başka dikkat çekilmesi gereken yazı da, yazar, şair Özdemir İnce’nin 28 Nisan 2019 Pazar günü Cumhuriyet gazetesindeki “Yeni teyyare meydanının muhteşem sefaleti” başlıklı yazısından da bir paragraf almak istiyorum: “Şimdilik, bu teyyare meydanının mimari ilkelliğini, dekorasyon, döşeme ve süsleme özentisini, ‘lounge’unun muhteşem görmemişliğini bir yana bırakıyorum. İşletme kalitesi bakımından dünyada şimdiye kadar yolculuk ettiğim en berbat teyyare meydanı.”

İnce’nin yazısından sonra son söz olarak şunu söylemek istiyorum: Bu havalimanını kullanmayın! Mimar elinden çıkmış Sabiha Gökçen Havalimanı’nı (aktarmalara katlanmak gerekse bile) kullanın!

Projeye ilişkin eleştirilerimizi yöneltirken karşılaştırmak yapmak için bakabileceğimiz bir örnek ise, İstanbul Havalimanı ile aynı günlerde açılan ve projesini Moshe Safdie’nin yaptığı Singapur Jewel Changi Havalimanı. Projeye dikkatlice bakın. İnsan gerçekten üzülüyor…

Bu icerik 1260 defa görüntülenmiştir.