330
TEMMUZ-AĞUSTOS 2006
 

İNGİLİZCE ÖZET / ENGLISH SUMMARY

TÜRKÇE ÖZET

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA: X. Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri, 2006

MİMARLIK’tan 330



KÜNYE
DOSYA: X. Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri, 2006

X. Dönem Ulusal Mimarlık Sergisi: Kritik Bir Dönemin Envanteri

Hüseyin Kahvecioğlu

Yrd. Doç. Dr., İTÜ Mimarlık Bölümü

Türkiye’nin mimarlık gündemi belki de yakın tarihin en yoğun dönemini yaşıyor. Eğitimden meslek alanına, uluslararası ilişkilere, dünya ile etkileşime kadar pek çok konuda önemli gelişmeler ve tartışmalar sürüyor. Her alanda taşların yerinden oynadığı bir dönem. İleriye baktığımızda, yani taşların yeniden yerine oturacağı bir ortamda, birçok şeyin eskiye göre çok farklı olacağını görmek mümkün. Böyle bir ortam, mimarlıkla ilgili en temel kavramlara ilişkin görüş ve bakışlarımızın da sorgulanması gereğini getiriyor. Deneyim mimarlıkta ne kadar önemli olursa olsun, kendi geçmişimizdeki meslek ve eğitim hayatımızın referansları üzerine geleceği inşa etmek mümkün değil. Aynı şekilde, kendi olanak ve birikimimizi görmezden gelerek, dünyada olup biteni anında kendi ortamımıza devşirmek de çözüm değil. Kısacası bu dönüşüm sürecinin sonunda meslek adına sağlam bir temele sahip olmanın yolu, kapsamlı ve köklü düşünceler üretmekten geçiyor.

Söze böyle bir tespitle başlama gereği duymamım en önemli nedeni, sözünü ettiğim bu yoğun gündem içindeki tartışmaların genelde gereken derinliği ve çok yönlü bakışları taşımaması. Herkes durduğu noktadan baktığında, bütüne dair güçlü sözler üretmek kolay değil. Dikildiğimiz noktanın şartlarına teslim olmadan, biraz dışardan, biraz yukarıdan bakarak bütünü kavramak, bu tartışmalarda daha verimli ve üretken sonuçlar elde etmenin olmazsa olmazı. Bu gündem içinde, son zamanlarda farklı tartışmaların fonunda izlenen bir ön kabul, bence üzerinde ısrarla durulması gereken bir konu: Eğitimden meslek alanına, mimarlık alanındaki düşünce ağırlıklı tartışmalara kadar, her şey “Türkiye” şartlarında inşa edilebilir bir mimarlık üzerine odaklanmaya başladı. Mezun olacak öğrencinin artık ülkenin “okumuş, aydınlanmış, yaratıcı düşünce üretecek” insanı olmasından çok “ofiste iyi performans” göstermesi önemsenir halde ve eğitim neredeyse tamamen bunun üzerinden sorgulanmakta, bu düşünce ile yeniden şekillendirilmeye çalışılmakta. Mimarlık ise, iyi çözülmüş detayları ile sorunsuz inşa edilebilecek yapı tasarlamanın ötesinde sanki pek bir anlam ifade etmezmiş gibi. İşe bu kadar daraltılmış bir pencereden bakınca, yeni olanı, farklı olanı aramak, büyük bir risk olarak görünmekte. Pragmatik nedenler, tek sesli bir mimarlığa, tek bir mimarlık tarifine pirim verir gibi. Bu genel bilinçaltının etkisini veya sonuçlarını, yarışmalarda, yapı üretiminde, eğitim tartışmalarında fazlasıyla görmek mümkün.

X. dönem Ulusal Mimarlık Sergisi, içeriği ve belgeleme niteliği ile Türkiye mimarlık üretiminin henüz yukarıdaki değerlendirmede ortaya konan bilinçaltına teslim olmadığını gösterir gibiydi. Dolayısıyla bulunduğumuz yoğun gündemli, taşların yerinden oynadığı bir bağlam içinde Mimarlar Odası’nca iki yılda bir gerçekleştirilen Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri, her zamankinden daha fazla anlam ifade etmekte. Dönemin bir envanterini, muhasebesini, ayrıntılı bir kesitini içermekte. Mimarlık ortamımızı geliştirecek eğilimlere destek olmakla, bilinçaltının sınırlamalarına bağlı kalmak arasındaki tercihlerin sonuçları muhtemelen bir sonraki “kesitte” okunabilecek.

Her ne kadar her dönem sonrasında tartışmalar işin “ödül” boyutu üzerinden yürütülse de, gözardı edilmemesi gereken, hatta daha ön plana çıkarılması gereken kısım ödülden ziyade “sergi” yönü. Arşivleme, bellek oluşturma vb. konulardaki ulusal zaaflar dikkate alındığında, böyle bir uygulamanın 10 dönemdir -20 yıldır- kesintisiz sürmesi, her dönem sergiye katılan projelerin eksiksiz bir şekilde kataloga dönüştürülüp yayımlanmış olması, üzerinde durulması gereken en önemli konu. Türkiye’deki mimarlık üretiminden iki yılda bir alınan ve belgelenen bu kesitler, mimarlık tarihimiz açısından da son derece kıymetli kaynaklar.

Bu icerik 1191 defa görüntülenmiştir.