| |
| |
 |
-
İlhan Tekeli, Prof. Dr, ODTÜ, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü
-
Deniz İncedayı, Prof. Dr., MSGSÜ Mimarlık Bölümü
-
Zeynep Kuban, Prof. Dr., İTÜ Mimarlık Bölümü
-
Mustafa Sönmez, İktisatçı, Yazar
-
Nur Esin, Prof. Dr., TC Okan Üniversitesi Mimarlık Bölümü
-
Doğan Hasol, Dr. Y. Müh., Mimar
-
Celal Abdi Güzer, Prof. Dr., ODTÜ Mimarlık Bölümü
-
Berin F. Gür, Prof. Dr., TEDÜ Mimarlık Bölümü
-
Derya Yorgancıoğlu, Yrd. Doç. Dr., İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Mimarlık Bölümü
-
Aydan Balamir, Prof. Dr, ODTÜ Mimarlık Bölümü
-
Sedat Altındaş, Yrd. Doç. Dr., Abant İzzet Baysal Üniversitesi Mimarlık Bölümü
-
Kamuran Sami, Doç. Dr., Dicle Üniversitesi Mimarlık Bölümü
-
Umut Devrim Genç, Y. Mimar, DEÜ Restorasyon Programı Doktora Öğrencisi
Eti Akyüz Levi, Prof. Dr., DEU Mimarlık Bölümü
KÜNYE
|
|
|
BİENAL
15. Venedik Mimarlık Bienali
15. Venedik Mimarlık Bienali, Pritzker ödüllü Şilili mimar Alejandro Aravena’nın belirlediği “Cepheden Bildirmek” (Reporting From the Front) teması üzerinden şekillendi. Bu yıl ikinci kez ulusal sergiyle bienalde yer alan Türkiye Pavyonu ise İKSV tarafından düzenlenen açık çağrılı bir yarışma ile elde edildi. Yarışmanın sonuçlanmasından bugüne, yani bienalin son günlerine, kadar süren tartışmalar Türkiye mimarlık ortamını oldukça hareketlendirdi. Yaşanan tartışmalardan süzülen bilgiyi toparladığımız dosyada, üç farklı yazarın farklı noktalardan konuya bakışlarına yer veriyoruz. Abdi Güzer’in ana sergiyi ve Aravena’nın belirlediği temaya ülke pavyonlarının verdiği karşılıkları değerlendirdiği yazısı, “mimarlık ile küresel ve yerel sorunlar arasında bağ kuran” ve “mimarlığı yeniden sosyal sorumlulukları ile buluşturmayı hedefleyen” yaklaşımların günümüz mimarlığında daha çok yer edinmesi gerekliliği üzerinde duruyor. Türkiye Pavyonu’na odaklanan Berin F. Gür, yaşanan tartışmaların gölgesinde kaldığını düşündüğü “Darzanà”ya yakından bakarak, projenin Haliç Tersanesi’ni görünür kılmasıyla yeni bir ‘cephe’ oluşturduğunu belirtiyor. Bienalin yarattığı hareketlilikten kısa kesitler sunan Yelta Köm, tartışılan “proje”den bağımsız olarak “tartışma”nın önemine ve niteliğine değiniyor, bienalin kapanışına yaklaştığımız şu günlerde elimizde kalanları “değerli artıklar” olarak değerlendiriyor.
Bu icerik 5002 defa görüntülenmiştir.
|
|
|
|
