Ülke gündemi temposunu düşürmeden bir hareketlilikten diğerine, takip edilmesi güç bir süratle geçiş yaparken konuşmak istediğimiz konuları yakalayıp üzerlerine eğilmek bazen pek mümkün olmuyor. Bu sayıda yakalayabildiğimiz konular ise şu şekilde: Ekonomik yanını bir yana bıraksak bile kentsel mekâna olan etkisi üzerinden uzunca tartışmaların yapılabileceği şeker fabrikalarının birer birer özelleştirilişi, Trabzon Ayasofya Müzesi’ni camiye çevirerek mevcut sanatsal ve simgesel değerlerinin algılanmasını imkansız hale getiren projenin (ne yazık ki sadece şimdilik) iptali ve Fransa’daki 1968 Mayıs olaylarının hem o dönemki siyasi ortama hem de mimarlık eğitimine etkilerinin 50 yıl sonra bugün tekrar değerlendirilmesi. Siyasi ortam ile mimarlık arasındaki ilişkinin sıkı bağına dikkat çeken 1968 Mayıs olaylarından hareketle, bugünkü gündeme bakmakta yarar var, çünkü siyasi gündem de yine dopdolu. Örneğin açıklanan erken seçim tarihinin mimarlığa / kente etkilerinin ne olacağını merak ederken, konuların birbiriyle ilişkilendirilmesi çok uzun sürmedi. “İmar Barışı” olarak kamuoyuna duyurulan af, hem kültürel mirasa zarar veren yapılaşmayı affederek tarihi hem de imar planlarına aykırı uygulamaları yasallaştırarak planlamayı yok sayıyor. Bu süreç, hukuk dışı olan yapılaşmayı ödüllendirerek kentlere, sağlıklı çevrede yaşama hakkını elinden alarak kentliye büyük bir haksızlık yapıyor. Hazine arazileri, tarihî / doğal / arkeolojik sit alanları, ormanlar, kıyılar ve tarım arazilerinin yapılaşmasının yasaya bağlayacak olan düzenleme bir kez daha bilimsel doğruların takip edilmesi yerine çok daha farklı hesapların yapıldığını bizlere hatırlatıyor. Bu sayının MİMARLIK Gündem’inde Doğan Hasol erken seçim kararını değerlendiriyor. Önümüzdeki sayılarda da daha detaylı incelemelere yer vermeyi umuyoruz.

Derginin içeriği ise nitelikli mimari projelerle dolu. Bu yıl 16. dönemi düzenlenen Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri, geniş bir dosya kapsamında dergide yer alıyor. Özgün olan ile sıradan arasındaki ayrımı yaparak ödüllendiren program, ülke mimarlık tarihine not düşerek Türkiye gibi mimarlığın yeterince konuşulmadığı bir ülkede kamuoyunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. 2 Haziran tarihine kadar İstanbul Büyükkent Şubesi’nde açık olacak sergi, önümüzdeki aylarda İzmir, Adana, Samsun ve Hatay’ı dolaşacak. Ödüller ve sergi programı ile ilgili detaylı bilgiyi hem bu sayıda hem de web sitesinde bulabilirsiniz: www.mo.org.tr/ulusalsergi Ulusal Mimarlık Sergisi’ne yer verdiğimiz bu sayıda, 2006 yılı Mimar Sinan Büyük Ödülü’nü almış Hamdi Şensoy’a ilişkin anma yazısına yer veriyor olmamız ise acı bir tesadüf oldu. Kendisini sevgiyle anıyoruz.

Mimarlık dergisini geçtiğimiz sayı itibarıyla pdf olarak web sitesinde okunur kıldık. Bu sayıdan itibaren ise dergileri, siz üyelerimizin adreslerine değil, Mimarlar Odası Şube ve Temsilciliklerine iletiyor olacağız. Bu yöntem ile hem tekil dergilerin adreslere ulaşmasıyla ilgili yaşadığımız sorunları çözmeyi hem de siz meslektaşlarımız ile Oda birimleri arasındaki ilişkiyi güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Size en yakın olan Mimarlar Odası birimine bir çay içmeye uğrayıp derginizi almaya ne dersiniz? Sizleri bekliyoruz.

Aslı Tuncer Madge