311
MAYIS-HAZİRAN 2003
 
MİMARLIK'TAN

ODADAN

MİMARLIK DÜNYASINDAN

OKURLARDAN

DOSYA: SORUŞTURMA 2003
MİMARLIK GEÇMİŞİNİ DEĞERLENDİRİYOR

KENTSEL TASARIM VE KORUMA PROJESİ YARIŞMASI: ANTALYA KARAOĞLU PARKI, BELEDİYE BİNASI VE ÇEVRESİ

MİMARLIK VE KENT

KORUMA

  • YARARSIZ MİMARLIK
    Gürhan Tümer, Prof. Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi, Mimarlık Bölümü



KÜNYE
KORUMA

TÜRKİYE'DE KÜLTÜREL DEĞERLERİN RESTORASYONUNA YÖNELİK ANKARA BİLDİRGESİ *

ODTÜ Mimarlık Bölümü Öğrencileri

Tuncay Akbulut, Çağdaş H. Bora, Gül Devrim Demirel, Hakan Gökberk, Bora Işık, Aysun İnan, Elvan Odabaşı, Ilgın Önal, Aysel Öztürk, Kerem Topuz, Eylem Uludağ

Koruma / restorasyon konusundaki kuramsal yaklaşımların irdelendiği bu tür gelişmelerle, ülkemiz koşullarının karşılaştırıldığı bir ders süresince, 2000-2001 ders yılı boyunca, öğrencilerimle birlikte çok heyecanlı ve yaratıcı tartışmalar yaşadık. Buradaki ana tema, koruma kuramlarının Avrupa kökenli olması, Türkiye'de çok da fazla sorgulanmadan kabul edilmesi, bir bölüm koşulların ise ülkemiz sistemiyle tam örtüşemediği idi. Restorasyon kuramının belki de tek evrensel (uluslararası değil) gerçeğinin caso per caso yani her kültür varlığının kendi koşullarına göre değerlendirilmesi gerçeğinden de yola çıkarak, kendi ülkemizin koşullarına daha uygun bir ulusal bildirge hazırlığına birlikte karar verdik. Bu bir ilk oldu. Bu tür tartışmalarla Türkiye için geçerli kuramsal çerçeveyi bilimsel baza oturtmanın umudunu taşıyorum. Aşağıda size sunduğum Ankara Bildirgesi, benim yalnızca belirli yönlendirmelerle tartışmaları başlattığım ve bazen de ters fikirler de ortaya koyarak gençleri farklı düşünmeye itmeye çalıştığım bir çalışmadır. Dolayısıyla, ben daha çok fikir annesi ve size bunu ileten eğitici rolümü vurguluyorum; çünkü ürün, adları yazılı genç meslektaşlarımındır.

* * *

Korumanın Kapsamı:

Koruma ve restorasyon birbiriyle bütünleşik süreçlerin oluşturduğu çalışmalarla, bu çalışmanın sonuçlarının, sürdürebilirliğinin sağlanmasının bir bütünüdür. Aşamalardan birinin eksikliği ya da yetersizliği, kültürel değerlerin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması amacında istenilen sonuca ulaşılamama nedenidir.

1. Yapı çevresi ile bir bütündür. Çevreye yapılması zorunlu yapı ve kent ölçeğindeki müdahalelerde, kültür varlığı aracılığıyla günümüze taşınan tarihsel, kültürel, sanatsal, sosyal, ekonomik bilginin korunması önceliklidir. Korumaya yönelik planlama bu esasa dayandırılmalıdır.

2. Kent ölçeğinde yapı gruplarının oluşturduğu kültürel değerdeki dokular içerisinde yapılacak yeni yapılaşmanın niteliği, korumaya yönelik planlama kapsamında belirlenmeli, yapılar bu kriterlere göre tasarlanmalıdır. Oran, renk uyumu, malzeme seçimi, detay çözümleri açısından içinde bulunacağı dokuya aykırı düşmemeli, fonksiyon olarak bu dokuya yük getirmeyen yapıların yapılma gerekliliği belirtilmelidir.

Uzman Kişinin Niteliği:

3. Koruma ve restorasyon uzman kişi tarafından yapılır.

4. Uzman kişi yapıya, toplumsal, kültürel ve evrensel bir emanet olarak yaklaşmalı ve bu yaklaşımı gerçekleştirebilecek mesleki etiğe sahip olmalıdır.

• Yapının kendisine sunacağı ipuçlarını değerlendirmede ve yapacağı uygulamada, kendi bilgi ve yetilerini, beğeni ve isteklerini ön plana çıkaracak nitelikte kararlardan kaçınacak, tarihsel, kültürel, toplumsal ve mesleki saygı ve duyarlılığa sahip olmalıdır.

• Ele aldığı konuyla ilgili yapacağı çalışmanın her aşamasında, ilgili disiplinler arası koordinasyonu sağlayabilecek yetiye sahip olmalıdır. Bu disiplinlerden alınacak teknik desteği veren kişinin koruma ve restorasyon alanında uzmanlık statüsüne sahip olması esastır.

• Ele aldığı konuyu, içinde bulunduğu ülke koşulları çerçevesinde, hiçbir siyasi etki ya da baskıya dayalı spekülasyona dayandırmadan değerlendirecek mesleki etiğe sahip olmalıdır.

Koruma ve Restorasyona Dayalı Çalışmaların Niteliği:

5. Yapı, iç kullanımı, cephesi, çevresiyle ilişkisi ve çevresini bir bütün olarak kapsayacak şekilde projelendirilmeli ve değerlendirilmelidir.

6. Korumada öncelikli kaygı, yapının ya da çeveresinin kültürel devamını tehdit eden strüktürel, yapısal ve kullanıma yönelik sorunlarının belirlenmesi, ilgili disiplinin, konuda uzmanlık statüsüne sahip kişilerinin görüşleri ışığında hazırlanan projelere bağlı gerekli sağlıklaştırma, sağlamlaştırma çalışmalarının yapılmasıdır. Yapı ya da yapı gurupları ve çevrelerinin sahip oldukları kültürel değerleri aktarabilecekleri sağlıklı ortamı yaratabilmek için sadelik esastır. Yapılacak müdahalelerde, kullanılacak teknik, malzeme ve detayların çağdaş ve özgününden ayırt edilebilir olması esastır.

7. Yapılacak müdahalenin doğruluğu ve bilimselliği, müdahale boyunca elde edilebilecek yeni veriler ışığında projenin geliştirilmesi ve ugulamanın bu projelere mutlak sadakati ile sağlanabilir. Projeye uygunluk için denetim şarttır. Bu nedenle, denetim kadrolarının niteliğinin yükseltilmesi gerekmektedir.

Koruma Sürecinin Sürdürülebilirliğinin Sağlanması:

Koruma, ilgili disiplinlerden uzmanlar, yerel yönetim, sivil toplum örgütleri, kültürel değerler ve bu kültürel değerleri yaşayan yöre ve kent insanının katılımının gerçekleştiği bir süreçtir. Sürdürülebilirliğin temeli katılımdır.

8. Korumanın sürdürülebilirliğinin sağlanması, korumanın temel şartlarındandır. Sivil toplum örgütlerinin ve meslek Odalarının gerek maddi, gerekse kamuoyu desteğinin sağlanması konusundaki katkıları gözardı edilemez. Kültürün, kültür varlığının tanınmasında, benimsenmesinde, kültüre ve kültür varlığına karşı bilinçli bir duyarlılığın gelişmesinde toplumun ve bizzat yapı sahiplerinin ve/veya kullanıcılarının koruma sürecine katılmaları, sivil toplum örgütleri ve meslek Odalarınca sağlanmalıdır. Böylelikle, uzman kişi, yerel yönetim ve kullanıcılar arası koordinasyon sağlanabilir.

9. Koruma ve kültür varlığına duyarlılık temel eğitimden itibaren aşılanması gereken sistematik bir süreçtir. Sosyal gelişmeye yönelik eğitim kapsamında, okullar bölgelerindeki kültürel çevreleri tanıtma görevini üstlenmeli; bu tanıtımı, sosyal eğitime yönelik dersleri kültürel çevreye taşıyarak, öğrencilere kültür varlığını birebir görme, içinde bulunduğu çevreyi birebir yaşama fırsatı vererek yapmalıdır. Bu sistematik sürecin yüksek öğrenim aşamasında kendiliğinden devam edebilmesi için, üniversite yönetimleri, eğitim görevlilerinin yanısıra sivil toplum örgütleri ve ilgili meslek Odalarının katkıları devam etmelidir.

10. Mesleki eğitim sürecinin niteliğinin arttırılması için, üniversitelerarası koordinasyon önemlidir. Güncel bilgi, teknik ve teknolojilerin aktarılması, yapılan uygulamalar ve çalışmalar hakkında görüş alışverişinin sağlanması, koruma alanında uygulamaya yönelik ortak bir yol ve dilbirliğinin sağlanması ve bu sürecin eğitime taşınması gereklidir. Bu koordinasyonun sadece kent ya da ülke bazında sınırlandırılmayıp uluslararası düzeye taşınması, nitelikli uzman yetiştirmenin temelidir.

11. Yöresel, sistematik arşivleme yapılmalıdır. Yöresel, kültürel değerlere ait detaylar, yapım teknikleri, yapı elemanları, ilgili kültürel değerlerin tarihçeleri, ustaları, sahipleri ve kullanıcıları hakkında bulunabilecek bilgi ve belgeler, yöresel bir arşivde saklanmalıdır. Bu dökümanların, kent kütüphaneleri ve ilgili devlet arşivlerinden de ulaşılabilirliğinin sağlanması için gerekli teknolojik koordinasyon sağlanmalıdır. Elde edilen dökümanlar, üniversitelerde görev alan uzmanlarca değerlendirilerek eğitim sürecine taşınmalı, tarihi yapıların onarımında görev alacak geleneksel detay ve teknik bilgilere sahip, nitelikli yeni usta ve zanaatkarlar yetiştirilmelidir. Onarım ve restorasyonlarda işçilikten kaynaklanan hatalar en aza indirilmelidir. Böylelikle, yok olmaya yüz tutmuş el sanatları da koruma kapsamı içinde yaşatılmalıdır. Ancak bunun sağlanabilmesi için bu ustaların yetiştirilmesinde ve iş ortamlarının sağlanarak geçimlerini sağlayabilmelerinde devlet desteği şarttır.

Korumanın Yasal Çerçevesi:

12. Koruma ve onarım olayları anayasal düzeyde bir “Kültür ve Tabiat Varlıklarımızın Korunması ve Onarımı Politikası” gerektirmektedir.

13. Devlet gerek sit alanlarına, gerekse bireysel mülkiyete yönelik koruma ve onarım kararlarını ivedilikle almalı, plan ve projelerin yapılması ve icrası açısından çok geniş mali olanaklar sağlayarak desteklenmeli ve yine özel kuruluşları bu tip çalışmalara destek vermeleri için teşvik etmelidir.

14. Kültür ve tabiat varlıklarımızın koruma ve onarımı için sağlanan mali olanaklar şeffaflık ilkesine dayandırılmalı ve kamuoyu tüm detaylarıyla projelerle ilgili olarak bilgilendirilmelidir. Bununla birlikte, çalışmaların denetçiliğini, politik, ekonomik ve idari baskılara karşı korunmuş, özerk yapıda, vesayet altında olmayan, tamamen özgür ve demokrat, hukukun üstünlüğünü benimsemiş sivil toplum örgütleri, sadece konu ile ilgili meslek gruplarından seçerek oluşturacağı uzmanlardan kurulu heyetler üstlenmelidir.

* Bildirge, Prof. Dr. Cevat ERDER ve Doç. Dr. Gül ASATEKİN yürütücülüğündeki Arch 512 kodlu, “Theory Of Restoration And Conservation I” dersi kapsamında hazırlanmıştır.

Bu icerik 2537 defa görüntülenmiştir.