|
|
 |
-
Deniz Özkut, Doç. Dr., Bahçeşehir Üniversitesi, Mimarlık Bölümü
Göksun Akyürek Altürk, Yrd. Doç. Dr., Bahçeşehir Üniversitesi, Mimarlık Bölümü
-
Çelen Birkan, Mimar, Eski DPT Uzmanı
-
Sena Özfiliz, Y. Mimar, UIA Sports & Leisure Programı Üyesi
-
Mustafa Sönmez, İktisatçı-yazar
-
Tan Kamil Gürer
Doç. Dr., YTÜ Mimarlık Bölümü
-
A. Zerrin YILMAZ, Prof. Dr., İTÜ Mimarlık Bölümü
-
Neşe Gurallar, Doç. Dr., Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü
-
Gülşen Akgündüz, Restorasyon Uzmanı, Y. Mimar
-
Özlem Parlak Biçer, Yrd. Doç. Dr., Erciyes Üniversitesi, Mimarlık Bölümü
-
Belgin Turan Özkaya, Prof. Dr., ODTÜ Mimarlık Bölümü
Elvan Altan Ergut , Doç. Dr., ODTÜ Mimarlık Bölümü
KÜNYE
|
|
 |
MİMARLIK'tan
N. Müge Cengizkan
Dile yapışıp kalan “yoğun gündem” lafının, neden özellikle biz plancı ve mimarlar arasında yaygın olduğunu düşünürken, “gündem”e bu sorunun yanıtı düştü: Wall Street Journal Türkiye’nin Resmî Gazete’de yayımlanan kararlardan derlediği verilere göre, Bakanlar Kurulu’nun 2013′ün ilk 6 ayında aldığı 346 kararın % 60’ını imar kararları oluşturmuş. 2012′de ise bu oran % 40. Alınan imar ve gayrimenkul kararları genel olarak, “acele” kamulaştırma, altyapı ve kentsel dönüşüm, riskli alan belirleme, tahsis ve toplulaştırma hakkında. “Acele” kamulaştırma kararlarındaki artış ise vahim: 2010′da alınan karar sayısı 19 iken, 2011′de 28’e, 2012′de 176’ya, 2013′ün ilk altı ayında ise 145’e çıkmış. Zamanında haberdar olmak, doğru bilgilenmek ve bilgilendirmek, kamu yararını zedeleyen durumlarda müdahil olabilmek, son yıllarda gerçekten “gündem”imizi yoğun kılıyor. Son bir ay içindeki bir başka saptama ise, parlamentonun yasama işleyişindeki aktörlerin rolüne dairdi ve iktidar partisinin bütün önerilerinin kabul, muhalefet partilerinin öneri ve önergelerinin hemen tamamının reddedildiğini vurguluyordu. Önümüzdeki yıllarda, yaşadığımız günlerin bu yorucu ve hormonlu gündemini yaratanları ararken suçluyu bulmak zor olmayacak demektir.
Bilim dilinde “normal koşullar altında” diye bir tanım vardır. Mimarlık mesleği ve etiği üzerine “zamanın ruhuna (zeitgeist) uygun” tartışmalar yapmaktan, “normal koşullar / ideal koşullar altında” yapılması gerekli tartışmalara odaklanamaz olduk. Böyle bir idealin olmadığı eleştirileri yükselecektir; fakat değişen çağ, mesleklerin icra edilme biçimlerinin, etik kodlarının, diğer disiplinlerle aradaki sınırlarının, yeniden yeniden gözden geçirilmesini zorunlu kılıyor.
Geçtiğimiz sayının #DİRENGEZİPARKI özel bölümü, bu sayıda Gezi Parkı olayları ile başlayan toplumsal ve kentsel hareketin nereye doğru evrildiği üzerine değerlendirmelerle devam ediyor. #TMMOBaDokunma başlığı altında biraraya getirdiklerimiz ise, zaten bir süredir devam eden TMMOB’nin yetkilerini sınırlandırma girişimin Gezi Parkı olaylarıyla ivmelenmesi sonucu ortaya çıkan düzenlemelere ve mimarlık meslek alanında, mimari projelerin eser olarak kabulünü estetik kurullara bırakan bir dizi düzenlemeye odaklanıyor. Bu sayıda odağa aldığımız diğer konu ise “OLİMPİYATLAR ve İSTANBUL”. Adaylık başvurusunun sonuçları dergi okuyucunun eline geçtiğinde netleşmiş olacak. Vitrine yansıtılan artıların ötesinde İstanbul’un nasıl bir olimpiyat önerdiği, olimpiyat yatırımlarının ekonomisi ve Türkiye ekonomisine etkileri de dosya kapsamında ele alınıyor.
Gerçek ve yapay gündemle iç içe geçen bu yoğunluklar, derginin periyodu olan iki ay için yeterli görünüyor.
Bu icerik 5953 defa görüntülenmiştir.
|
 |
|
|