AFET
Deprem Sonrası Kurulacak Geçici Sağlık Yapısının Kurulum Alanı Ölçütleri
Erkan Avlar, Yrd. Doç. Dr., YTÜ Mimarlık Bölümü
Ezgi Korkmaz, Araş. Gör. Dr., YTÜ Mimarlık Bölümü
Depremde yaralananlara müdahalede ortaya çıkabilecek sorunlar, deprem sonrasında kısa sürede kurulabilecek ve gerekli sağlık müdahalelerin yapılabileceği yeterlilikte sağlık yapıları oluşturularak çözümlenebilecektir. Yazarlar, bir afet durumunda geçici sağlık yapılarının iyi hizmet verebilmesi için, kurulum alanı genel ölçütleri, zemin ölçütleri, çevresel etmenlere bağlı ölçütler ve mevcut altyapıya ilişkin ölçütleri aktarıyorlar.
Türkiye’de meydana gelen depremlerde çok sayıda yaralı olması ve hasar gören yapılar arasında hastane yapılarının da bulunması, deprem sonrası sağlık müdahalelerinde çeşitli sorunlar ve eksiklikler ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Yaşanan depremlerde görülmüştür ki, deprem öncesinde gerekli kuruluşların olağanüstü durumlar için hazırlıklarının olmaması, deprem sonrasında büyük bir kargaşaya neden olmaktadır. Yaşanan bir deprem sonrasında, mevcut hastaneler zarar gördüğünde veya yetersiz kaldığında acil müdahale yapılabilmesi için gerekli koşullar çok hızlı bir şekilde sağlanmalıdır. Böyle bir ortamda, sağlık yapılarıyla ilgili kurumların koordinasyonu ile oluşturulacak bir planlamayla deprem öncesinden başlayan ve deprem sonrasına uzanan bir çözüm gereklidir.
Depremde yaralananlara müdahalede ortaya çıkabilecek sorunlar, deprem sonrasında kısa sürede kurulabilen ve gerekli sağlık müdahalelerin yapılabileceği yeterlilikte sağlık yapıları oluşturularak çözümlenmektedir. Depremlerde mevcut hastane kapasitelerinin bir anda ortaya çıkan yaralı sayısını karşılayamaması ve birçok hastanenin hasar görmesi sonucu hizmet verememesinden dolayı çeşitli geçici sağlık yapıları kurulmaktadır. 2005 yılında Pakistan’da meydana gelen depremden sonra kurulan Medecins Sans Frontieres Hastanesi ve Kaliforniya’da olası bir deprem için kurulması planlanan geçici hastane yapısı bu yapılara örnek olarak gösterilebilir. (Resim 1)
Ancak depremden sonra oluşturulacak geçici sağlık yapısının kurulacağı alanın doğru biçimde belirlenmemesi nedeniyle yaralılara müdahalede sorunlar yaşanmaktadır. Ayrıca, Türkiye’deki birçok kent merkezinde yoğun bir yapılaşma olması, deprem sonrasında acil müdahalelerin gerçekleştirileceği geçici sağlık yapılarının kurulum alanlarını kısıtlamakta ve bu alanların önceden belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle Geçici Sağlık Yapısı Kurulum Alanı’nın (GSYKA) belirlenmesi ile ilgili ölçütlere gereksinim vardır.
Deprem sonrası kurulacak geçici sağlık yapısının kurulum alanı ölçütlerinin belirlenmesinde, kurulum alanı genel özellikleri, alanın zemin özellikleri, çevresel etkenler ile mevcut altyapı özellikleri önemlidir. Kurulum alanı belirlenirken bu özellikler gözönünde bulundurulmalı, bu özelliklere göre belirlenen ölçütlerde asgari koşullar sağlanmalı, alan ve çevresinde risk yaratabilecek olumsuz etkenler alan seçiminde dikkate alınmalıdır. (Resim 2-4)
KURULUM ALANI GENEL ÖLÇÜTLERİ
Yeterli kapasiteye sahip geçici sağlık yapısının kurulabilmesi için, kurulum alanı büyüklüğü belirlenmelidir. Bu alan, yaralıların kolay ulaşımı için kentli tarafından bilinen bir bölgede yer almalıdır. Bu bağlamda kurulum alanı genel ölçütleri, bilinen bölge ve kurulum alanı büyüklüğü olarak belirlenmiştir.
Bilinen Bölge: Kurulum alanı özellikleri belirlenirken dikkate alınması gereken ilk ölçüt, kurulum alanının bilinen ve algılanabilir bir bölgede olmasıdır. (Resim 2) Deprem sonrası panik halindeki yaralı insanlar veya yaralı insanlara yardım edenler, genelde bölgede bulunan mevcut bir sağlık yapısına doğru yönelecektir. Bu nedenle geçici sağlık yapısı kurulumu için mevcut sağlık yapılarının çevresinde, bu yapıların kurulabileceği bir alan varsa öncelikle bu alanlar tercih edilmelidir. Bu alanların dışında, halk tarafından bilinen yapıların (okul gibi) çevresindeki alanlarda GSYKA olarak seçilebilir. Bu alanlar imar planında kurulum alanı ölçütlerini sağlayacak biçimde GSYKA olarak belirlenmeli, bu alanlarda herhangi bir yapı bulunmamalı ve yapı yapılmasına da izin verilmemelidir.
İmar planında özel olarak belirlenen alanlar dışında yine imar planlarında, genel hizmetlere, resmî yapılara ve benzeri kamu hizmeti ve tesislerine ayrılmış olan alanlar kurulum alanı ölçütlerini sağladığında geçici sağlık yapıları için kurulum alanı olarak belirlenebilir. Özellikle birçok kent merkezinde yapılaşmanın yoğun olması nedeniyle deprem sonrası kurulması düşünülen geçici sağlık yapıları için özel alan ayrılması mümkün olmadığı durumlarda, bu alanlar deprem sonrasında geçici sağlık yapılarının kurulmasına olanak sağlayacak biçimde planlanmalıdır.
Kurulum Alanı Büyüklüğü: Karmaşık hizmetlerin yer alacağı ve düşey düzlemden çok yatay düzlemde genişleyecek geçici sağlık yapısı için, yürüme süresi 30 dakikayı geçmeyen ve yaklaşık 3-5 kilometrelik bir çapı kapsayan alanın geçici sağlık yapısı hizmet alanı olarak seçilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir. (1) Nüfusu az olan yerleşim birimlerinde ise, yerleşme kademelenmesi mahalle ölçeğinde ele alınabilir. Bu alanda kurulacak geçici sağlık yapısı için 20-30 yatak kapasitesi yeterli olacaktır. (2) Bu kapasite, riskli yapıların bulunduğu ve nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerleşim alanlarında arttırılabilir.
Geçici sağlık yapıları içinde bulunması gereken bölümler ve bunlar için gerekli en az alanlar; idari birimler için 36 m2, operasyon bölümü için 870 m2, lojistik bölümü için 120 m2, sosyal hizmetler bölümü için 36 m2, çamaşırhane, banyo ve tuvaletler için en az 48 m2 alan ayrılmalıdır. Böylece toplam yapı alanı 1.110 m2 olarak belirlenmektedir. Bu alana % 50 bina içi sirkülasyon alanı olan 555 m2 ilave edildiğinde, 1.665 m2’lik geçici sağlık yapısı alanı elde edilmektedir. (3) Sivil otopark alanı olarak sağlık yapılarında 125 m2 alana bir otopark alanı ayrılacak şekilde, ortalama 13 araçlık otoparka gereksinim vardır. Otopark Yönetmeliği’ne göre binek otolar için birim park alanı en az 20 m2 olmalıdır. Böylece otopark alanı ortalama 260 m2’dir. (4)
1.665 m2’lik sağlık yapısı alanına diğer alanlar da (helikopter iniş alanı, personel otoparkı) ilave edildiğinde 2.825 m2 bir alan gereklidir. Helikopter iniş alanının gerekli olmadığı durumlarda bu alan 1.925 m2 olarak ayrılabilir. Geçici sağlık yapısının kurulum alternatiflerinin olabilmesi, alan içi işlevlerin sorunsuz bir biçimde sağlanması için toplam bina alanına % 40 yapı dışı sirkülasyon alanı ilave edildiğinde GSYKA 3.491 m2 olmaktadır. Bu alan yaklaşık 3.500 m2 (± % 5) olarak alınabilir. (Resim 2)
KURULUM ALANI ZEMİN ÖLÇÜTLERİ
Geçici sağlık yapısı için, genel ölçütleri sağlayan kurulum alanında yapılması gereken, zemin özelliklerinin araştırılmasıdır. Kurulum alanı zemin ölçütleri, zemin durumu, eğim durumu, fay hattı, sel yatakları, heyelan ve çığ bölgeleri olarak belirlenmiştir.
Zemin Durumu: Geçici sağlık yapısı hızlı kurulan, gerektiğinde sökülüp başka bir yerde kurulumu tekrar gerçekleştirilebilecek yapı olacağından, bu tür yapılarda temel sisteminin olmasına gerek yoktur. Bu nedenle zemin etüd raporunun, Zemin ve Temel Etüdü Raporunun Hazırlanmasına İlişkin Esaslar’da belirtilen yapı ve zemin koşullarının etüd kategorilerinden birinci kategori olan “Gözlemsel Zemin Etüd Raporu” olarak düzenlenmesi yeterlidir. (5)
Seçilen alan zemin koşulları yönünden şişme ve/veya yüksek oturma potansiyeli gösteren zeminler, yumuşak, gevşek, organik madde içeren veya daha önce karşılaşılmamış değişik nitelikli zeminler ile tekniğine uygun olarak sıkıştırılmamış dolgular olmamalıdır. Zemin sıvılaşmasına neden olacak alüvyon ve kum oranı yüksek olan alanlar tercih edilmemelidir (Resim 3) (6) Kurulum alanı zemini, yağmur sularını sızdırarak alandan uzaklaşmasını sağlamalıdır. Bunun için, zemin toprağı geçirgen olmalıdır. (7)
Eğim Durumu: Hem araç ile ulaşım hem de yaya olarak ulaşım gözönüne alındığında kurulum alanı belirleme ölçütlerinden bir diğerini eğim oluşturmaktadır. Seçilecek alana ve alan içinde ulaşım, fazla eğime sahip olmayan yollarla sağlanmalıdır. Yayaların ve araçların yollarda rahat hareket etmesi için eğim % 8‘i aşmamalıdır. (8) (Resim 2)
Geçici sağlık yapılarının kurulacağı alanın eğimi de önemlidir. Temel sistemine sahip olmayan, çabuk kurulabilir sistemlerle yapılması düşünülen yapı az eğimli alanlarda kurulmalıdır. Yağmur sularının kurulum alanından uzaklaştırılabilmesi için, kurulum alanında % 2-3 eğim bulunması yeterlidir. (9) (Resim 2) Böylece hem alanın rahat kullanımı sağlanabilir, hem de oluşabilecek sel, erozyon ve artçı sarsıntılar gibi diğer afetlerde yapıların hasar görmesi engellenebilir.
Fay Hattı: Geçici sağlık yapısı için kurulum alanı özellikleri belirlenirken bölgedeki mevcut fay hatları dikkate alınmalıdır. Fay hattında deprem esnasında meydana gelebilecek yer kabuğu şekil değişimleri üst yapıyı etkileyebileceği gibi, geçici sağlık yapısının hasar görerek işlevini yitirmesine de neden olabilir. (Resim 3) Bu nedenle kurulum alanı özellikleri belirlenirken fay hattı haritalarından yararlanılarak, fay hattı geçmeyen bölgeler kurulum alanı olarak seçilmelidir.
Sel Yatakları: Yoğun yağışlar sırasında özellikle kentlerde altyapı yetersizliği, barajlara ve dere yataklarına yakın yerleşim alanları yapılması sonucunda oluşan seller hem yapılara hem de insanlara zarar verebilir. Depremin meydana geldiği mevsim koşullarına bağlı olarak deprem sonrasında yoğun yağışların olma olasılığı her zaman bulunmaktadır. Depremin olduğu bölgede yaralıların tedavilerinin yapılması için kurulan geçici sağlık yapısının yoğun bir yağış sonrasında sel oluşabilecek bir bölgede bulunması sağlık müdahalelerini güçleştirip aksatabileceği gibi, içinde çalışan personelin ve tedavi gören yaralıların hayatlarının tehlikeye girmesine de neden olacaktır. (Resim 3) Ayrıca, bu tür ortamlarda hayvansal parazitlerin artması da söz konusudur. Bunun için, sel riski taşıyan alanlar kurulum alanı olarak seçilmemelidir. Bu alanların kotu, su yükselme sınırının üzerinde olmalıdır.
Heyelan ve Çığ Bölgeleri: Dağ yamaçlarında veya çok dik şevlerin bulunduğu bölgelerde depremin oluşturduğu sarsıntı ile birlikte heyelan olma ve çığ düşme tehlikesi bulunmaktadır. (Resim 3) Bu tehlikelerin varlığı gözönüne alınarak şevli bölgelerin yamaçları veya şevli bölgelerin üstünde bulunan düzlüklerin geçici sağlık yapıları için kurulum alanı olarak seçilmemesine ve heyelan bölgesi olarak belirlenmiş yerlerin seçim alanlarından çıkarılmasına özen gösterilmelidir.
ÇEVRESEL ETKENLERE BAĞLI ÖLÇÜTLER
Çevresel etkenler deprem sonrası sağlık hizmetlerini kısıtlayabilir, can ve mal güvenliği açısından risk oluşturabilir. Bu nedenle kurulum alanının içinde bulunduğu çevresel etkenler belirlenmeli ve alan seçiminde bu etkenler değerlendirilmelidir. Çevresel etkenlere bağlı ölçütler; çevre binalar, rüzgâr, tsunami, ağaçlık alanlar olarak belirlenmiştir.
Çevre Binalar: GSYKA seçiminde en önemli ölçütlerden biri alanın çevresinde bulunan binalardır. Özellikle yüksek binalar deprem sonucunda çeşitli düzeylerde hasar görebilir ve bu binalar artçı sarsıntılarla yıkılarak GSYKA’da bulunan binaların hasar görmesine, insanların yaralanmasına ve can kaybı oluşmasına yol açabilir. Bunun yanında binaların enkazları, GSYKA’nın etrafında bulunan yolların kapanarak geçici sağlık yapısına ulaşımın engellenmesine ve alanda bulunan birimlerin hasar görmesine neden olabilir. (Resim 4) Bu nedenle GSYKA çevresinde yoğun yapılaşma alanları bulunmamalı ve binalar alana bina yüksekliğinin en az iki katı uzaklıkta olmalıdır. (10) (Resim 2)
Rüzgâr: Rüzgâr, kışın don olayı etkisini artırır, bazı hastalıkların sporlarını yayar, açık alanlarda erozyona neden olur, ulaşımı güçleştirir. Yüksek bölgeler alçak bölgelerden daha fazla rüzgâr alır ve daha fazla ısı kaybına maruz kalır. (Resim 3) Özellikle, soğuk iklim bölgelerinde kış mevsimi uzun ve etkili olduğu için kurulum alanı seçiminde rüzgâr durumu önem taşımaktadır. Bu nedenle kurulum alanında hâkim rüzgâr yönü ve şiddetine dikkat edilmelidir.
Tsunami: Episantrı denize rastlayan depremlerde yüksekliği 10-12 metreyi bulan tsunami adı verilen dalgalar oluşabilmektedir. Bu büyüklük ve hızdaki dalgalar kıyı şeritlerinin tamamen sular altında kalmasına neden olabilmektedir. (Resim 3) Geçici sağlık yapıları için kurulum alanı özellikleri belirlenirken, bölgede tsunami oluşma tehlikesinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı ve tsunami tehlikesi olan bölgelerde kıyı şeridi, araştırma sonucu belirlenen mesafeye kadar sağlık yapısı kurulum alanı olarak seçilmemelidir.
Ağaçlık Alanlar: GSYKA belirlenirken ağaçlık alanlar ve bu alanlara yakın bölgeler, kullanım koşularının istenen düzeyde oluşmaması, hava ulaşımının zorluğu, yangın tehlikesi ile karşı karşıya olması gibi etkenler göz önüne alınarak tercih edilmemelidir. (Resim 4)
MEVCUT ALTYAPIYA İLİŞKİN ÖLÇÜTLER
Kurulum alanına ulaşım için alanın çevresinde yer alan yollar önem taşımaktadır. Ayrıca, kurulum alanında bulunan bazı altyapı hizmetleri risk oluşturabilir. Mevcut altyapıya ilişkin ölçütler; servis yolları, yaya yolları, araç park alanı, helikopter iniş alanı, yüksek gerilim hattı, petrol ve doğal gaz boru hatları, mevcut kanalizasyon sistemi olarak belirlenmiştir.
Servis Yolları: Geçici sağlık yapısı için kurulum alanı özellikleri belirlenirken en önemli ölçütlerden birisi de kurulum alanına erişilebilirliktir. Deprem öncesinde ve sonrasında seçilen bölgeye ulaşım sağlanamıyorsa, kurulan geçici sağlık yapısı işlevini yerine getiremeyecektir. Bu nedenle servis yolları ile kurulum alanına ulaşım önem taşımaktadır. Kurulum alanı çevresinde yeterli genişlikte servis yolları olmalı ve ulaşımı sağlayacak bu yollar imar planında daha önceden düzenlenmelidir.
(Resim 2)
Yaya Yolları: Yaralı nakil aracı bulunmaması, servis yollarında enkaz veya araç yoğunluğu oluşması gibi durumlarda, GSYKA’ya yaya olarak rahat bir şekilde ulaşılabilmelidir. (Resim 2) Böylece yaralıların veya hayatını kaybedenlerin taşınması için araç bulunamadığı durumlarda, sedye vb. ile yaya olarak nakil sağlanabilir.
Araç Park Alanı: Yaralıların ulaşımının araçlar ile sağlandığı ve yaralıların ambulanslar ile taşındığı düşünüldüğünde, aynı anda birkaç aracın girip, kısa süreli park yapabilecekleri bir alanın kurulum alanında bulunması önemlidir. (Resim 2) Araç park alanları, TS 10551’deki kurallara uygun olmalıdır. (11) Ayrıca, acil ünitesinin yeri, ambulans giriş ve çıkısına uygun olmalıdır. Ambulans düz bir zeminde durarak hasta indirmelidir. Gelen aracın tercihen yönünü değiştirmeden çıkış yapabilmesi veya tek manevra ile dönüş yaparak acil girişin önünden ayrılması sağlanmalıdır.
Helikopter İniş Alanı: Deprem sonrasında GSYKA’na ulaşım, önceden tasarlandığı gibi karayolu veya yaya yolu ile sağlanamayabilir. Depremin ulaşım yollarına zarar vermesi veya yıkılan binaların enkazlarının yolları kapatması sonucunda belirli sürelerde yollar ulaşıma kapalı hale gelebilmektedir. Bu da geçici sağlık yapısına ulaşımın hava yolu ile gerçekleştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Ancak havayolu ile ulaşımda, ulaşım aracının (helikopter) bölgeye inebilmesi için bir alana gereksinim duyulmaktadır. Bu alan herhangi bir biçimde olabilir, ancak alan, hizmet vermesi düşünülen en büyük helikopterin iniş takımı uzunluğunun veya genişliğinin 1,5 katı çapında bir daireyi kapsayacak boyutta olmalıdır. (Resim 2) Alan üzerindeki eğim % 2’den fazla olmamalı ve helikopter iniş alanında su birikintisi bulunmamalıdır.
Yüksek Gerilim Hattı: Deprem anında veya ana depremi takip eden artçı sarsıntılar sırasında yüksek gerilim hatlarını taşıyan direklerin yıkılması veya tellerin kopması bu bölgede bulunan birçok yapıya zarar verebilir (Resim 3) Bu nedenle yüksek gerilim hattı geçen bölgelerin GSYKA olarak seçilmemesi, oluşabilecek risklerin (yangın, elektrik çarpması vb.) önlenmesini sağlayacaktır.
Petrol ve Doğal Gaz Boru Hatları: Depremde hasar görerek, üstünde bulunan yapıların da hasar görmesine neden olabilecek petrol ve doğal gaz boru hatlarının geçtiği bölgelerin GSYKA olarak seçilmemesi önemlidir. (Resim 3)
Mevcut Kanalizasyon Sistemi: Depremde kentin altyapısı tahrip olabileceği için, kanalizasyon sisteminin de zarar görme olasılığı yüksektir. (Resim 3) Kanalizasyon sisteminin zarar görmesi sonucu atık suların çevreye yayılması ve zemin içi ve zemin üstü kirlilik yaratması söz konusudur. Bunun sonucunda salgın hastalıklar ortaya çıkabilir ve yayılabilir. Böyle bir risk bulunması nedeniyle hijyen koşulları yüksek olması beklenen kurulum alanından kanalizasyon sisteminin geçmemesine dikkat edilmelidir.
GSYKA SEÇİMİNDE KARAR VERME SÜRECİ
Bu çalışmada önerilen ölçütlere göre deprem öncesi GSYKA seçimi, imar planı üzerinde ve alanda, kurumlar arasında yapılacak çalışmalar sonucu gerçekleştirilmelidir. Bu çalışmalar Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün eşgüdümünde valilikler tarafından denetlenmeli ve belediyelerin imar müdürlüklerinde görevli en az bir mimar, bir şehir plancısı ve bir inşaat mühendisinden oluşan ekip tarafından yürütülmelidir. (12)
Öncelikle imar planı üzerinde kurulum alanı genel ölçütlerine göre, GSYKA olabilecek alanlar ve genel hizmet alanları içinde geçici sağlık yapısı kurulabilecek alanlar belirlenmelidir. Belirlenen alanların zemin özellikleri, kurulum alanı zemin ölçütlerine göre sahada ve haritalar üzerinde yapılacak incelemeler sonucu değerlendirilmeli ve gerekli ölçütleri sağlamayan alanlar elenmelidir. Gerek görüldüğünde kurulum alanı genel ölçütlerine geri dönülmelidir. Bir sonraki aşamada, çevresel etkenlere bağlı ölçütlere göre diğer kurumlardan elde edilecek haritalar ve bilgiler doğrultusunda yer seçimi kararları verilmelidir. Bu aşamada oluşabilecek eksiklikler sonucunda da genel ölçütlere geri dönülmesi önerilmektedir. (13)
GSKYA seçiminde son aşama, mevcut kentsel altyapı hizmetlerinin belirlendiği aşamadır. Bu aşamada, GSYKA seçimini yapan ekip ile su ve kanalizasyon idaresi, elektrik idaresi, doğal gaz idaresi gibi farklı kurumlardan teknik personel bir araya gelmeli ve altyapı hizmetlerinin uygun ölçütlerde olup olmadığını denetlemelidir.
Yukarıdaki bütün ölçütleri sağlayan alanlar GSYKA olarak seçilebilir. Belirlenen bu alanlarda depremden sonra geçici sağlık yapısının hızlı bir şekilde kurulabilmesi ve kullanım koşullarının sağlanabilmesi için alt yapı çalışmalarının yapılması ve donanımların tesis edilmesi gerekir. (14)
SONUÇ ve ÖNERİLER
Geçici sağlık yapısı için uygun kurulum yerlerinin belirlenmesinde, kurulum alanı özelliklerinin ve alanın yakınında olması istenen ve istenmeyen etkenlerin iyi tanımlanması gereklidir. Böylece herhangi bir alanın kurulum alanı olarak seçilmesi engellenmiş olacak ve istenen koşulları sağlayan alanlar kurulum alanı olarak belirlenecektir. Bunun için çalışmada, kurulum alanı genel ölçütleri, kurulum alanı zemin ölçütleri, çevresel etkenlere bağlı ölçütler ve mevcut altyapıya ilişkin ölçütleri içeren GSYKA belirleme ölçütleri önerilmiştir. Bu öneride verilen ölçütlerin, kurulum alanı seçimini yapacak uzmanlara yol gösterici olacağı ve seçimin doğru bir biçimde yapılmasını sağlayacağı düşünülmektedir.
İmar planı üzerinde belirlenen alanlar denetlenirken, bütün ölçütlerin sağlanması bir koşuldur. Seçilen alan, herhangi bir ölçüt açılımını yerine getirmiyorsa mutlaka elenmelidir. Aksi takdirde ölçüt açılımını sağlamayan alanlarda, birçok risk ortaya çıkacaktır. Bir deprem sonrası sağlık müdahalesi sırasında bu risklerle karşı karşıya kalınması kabul edilemez.
Bu çalışmada önerilen ölçütlere göre, belirlenen GSYKA için, imar planında gerekli değişiklikler yapılmalı, genel hizmet alanları içinde belirlenen alanlar ise plan notlarıyla koruma altına alınmalıdır. Bu alanlarda herhangi bir yapılaşma veya değişiklik (yüksek gerilim hattı geçirilmesi, ağaçlandırma vb.) yapılmasına izin verilmemelidir. Kent halkı, bu alanların yeri, amacı ve nasıl kullanılacağı konusunda yazılı ve görsel iletişim araçlarıyla bilgilendirilmelidir. Ulaşım yolları genel kullanım dışında acil ulaşım yolları olarak ayrılmalı, bu yollar gerekli görüldüğünde genişletilerek yeniden düzenlenmeli, trafiğe sürekli açık tutulmalı ve yol üzerinde araç parkı yapılmamalıdır.
NOTLAR
1. URL6.
2. Ersoy, 1994 ve URL6.
3. URL5.
4. URL4.
5. TC Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, 2005.
6. Özdemir, 2004.
7. Özdemir, 2004.
8. TS 12576, Nisan 1999.
9. TS 12174, Mart 1997.
10. Özdemir, 2004.
11. TS 10551, Aralık 1992.
12. Korkmaz, 2012.
13. Korkmaz, 2012.
14. Korkmaz, 2012.
KAYNAKLAR
Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik ve Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Dönüşüm Projesi Kapsamında Yeni Konseptimize Uygun Yapılacak Sağlık Tesisleri için Proje Aşamasında Uyulması Gereken Ayrıntılar, Resmî Gazete, 15.02.2008 tarihli, 26788 sayılı, Revizyon 22.08.2011.
Korkmaz, E. 2012, “Deprem Sonrası Geçici Sağlık Yapılarının Planlanmasına Yönelik Bir Model Önerisi”, yayımlanmamış doktora tezi, YTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul.
Ersoy, M. 1994, Kentsel Alan Kullanım Normları, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, Ankara.
Özdemir, H. 2004, “Afetlere Hazırlık Çalışmalarında Geçici İskan Alanlarının Belirlenmesi”, Doğu Coğrafya Dergisi (Eastern Geographical Review), cilt:9, sayı:12, ss.237-256.
TC Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, 2005, “Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, Bina ve Bina Türü Yapılar için Zemin ve Temel Etüdü Raporu Genel Formatı”.
TS 10551, Aralık 1992, “Şehir içi Yollar - Otolar İçin Otopark Tasarım Kuralları”, TSE, Ankara.
TS 12174, Mart 1997, “Şehir İçi Yolları -Yaya Yolu Ve Yaya Bölgeleri Tasarım Kuralları”, Ankara.
TS 12576, Nisan 1999, “Şehir İçi Yollar - Özürlü ve Yaşlılar için Sokak, Cadde, Meydan ve Yollarda Yapısal Önlemler ve İşaretlemelerin Tasarım Kuralları”, Ankara.
URL1: www.eurovinil.it/en/public-health-field-hospitals.html [Erişim: 21.01.2012]
URL2: http://centerforhealthreporting.org/article/treating-inland-empires-injured-will-be huge-task-following-devastating-earthquake?page=0%2C1 [Erişim: 09.11.2012]
URL3: www.istanbulsaglik.gov.tr/w/sb/ecz/eczaneler/ecz_acilis.asp [Erişim: 17.01.2012]
URL4: “Otopark Yönetmeliği”, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’ndan, Resmî Gazete, 01.07.1993 tarihli, 21624 sayılı, www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/20365.html [Erişim: 14.01.2012]
URL5: Özel Hastaneler Yönetmeliği, www.saglik.gov.tr/TR/belge/1-8160/ozel-hastaneler-yonetmeligi.html [Erişim: 21.12.2011]
URL6: Tülek, S. 2010, “Afetlere Hazırlıklı Mıyız? (Tıbbi Bakış Açısı)”, 1. Ulusal Tıp Günleri Sempozyumu, Antalya. http://ulusaltipgunleri.com/sunum/suat_tulek.pdf [Erişim: 05.01.2012]
Bu icerik 8055 defa görüntülenmiştir.