361
EYLÜL-EKİM 2011
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
DOSYA

TÜRKİYE’NİN MODERNİTEYLE TEMASI: Farklı Dönemler, Yaklaşımlar, Mekânlar

MİMARLIK dergisinde “Cumhuriyet Dönemi Mimarlığı” başlığı altında, Türkiye modern mimarlığına ilişkin yeni araştırmaları yayımlamayı, neredeyse bir kampanya gibi 2007 yılından beri aralıksız sürdürmeye çabalıyoruz. Dosya, bu çabaların bir ürünü. Türkiye’de farklı dönemlerde, farklı kentlerde üretilen, farklı yapı tiplerine değinen yeni araştırmalar, dosyanın büyük bir bölümünü oluşturuyor: Sevim Ateş, erken Cumhuriyet dönemi mimarlığının en önemli yabancı figürlerinden Oerley’in Tuzla’da tasarladığı kaplıca otelini, işin mimara verilmesinden yapının inşasına kadar olan süreçteki yazışma ve hesap dökümlerini de içeren arşiv belgeleri ile aktarıyor. Mehmet Emin Yılmaz ve Hasan Fevzi Çügen, yine önemli bir yabancı mimar figürün, Theodor Jost’un Ankara’da tasarladığı Hıfzıssıhha Enstitüsü Kimyahane ve Bakteriyoloji Binası’nı, müellifi oldukları, Sağlık Müzesi ve Kütüphanesi’ne dönüştürülmesi projesi ile birlikte anlatıyorlar. Murat Şahin, Cumhuriyet döneminin en önemli mimarlarından Sedad Hakkı Eldem’in Büyükada’da mevcut bir kır evini büyüterek bir ek yapı olarak tasarladığı Okyar Köşkü’nü yazıyor. Diyarbakır’da 1950 ile 1970 arasında inşa edilen kamusal / idari yapıların kurum arşivlerinde bulunan yazılı ve görsel belgelerini Meral Halifeoğlu ve Neslihan Dalkılıç değerlendiriyorlar.

Dosyanın giriş yazısında Türkiye’de modern mimarlığının kapsamına değinen Ahmet Eyüce, modern mimarlığın Türkiye’de bir mimarlık düşüncesi olmaktan öte, yeni biçimlenme özellikleri repertuarına dönüştüğünü söylüyor ve 1939’da İkinci Dünya Savaşı çıkmasaydı, modern mimarlığın izleyen yıllara daha tutarlı bir geçiş yapmış olabileceğini savlıyor.

1998’de Almanca olarak yayımlandığından beri Türkçe çevirisi ilgi ile beklenen “Modern ve Sürgün: Almanca Konuşulan Ülkelerin Mimarları Türkiye’de 1925-1955” kitabı, Mimarlar Odası Yayınları arasında yerini aldı. Bu kitap da, başta belirtildiği gibi, Cumhuriyet dönemine ışık tutacak kitapların yayımlanmasını önemseyen yayın politikasının bir parçası. Dosyanın son yazısı olarak Esra Akcan, özellikle yurtdışındaki arşiv belgeleri ile “sürgün”de olan Alman ve Avusturyalı mimarların 1925-1955 arası Türkiye’de tasarlayıp inşa etikleri eserlerine yeni bir ışık tutan bu kitabı tanıtıyor ve değerlendiriyor.

 

Bu icerik 3753 defa görüntülenmiştir.