421
EYLÜL-EKİM 2021
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
TEHDİT ALTINDAKİ KÜLTÜR MİRASI

Meydanı Tanımından Koparmak: Uşak Hükümet Binası

Çağlar Samancı, Mimarlar Odası Uşak Temsilciliği Başkanı

 

Uşak Hükümet Konağı, 2. ulusal mimarlık akımının değerli bir temsilcisi olarak 1960’lı yıllardan beri Uşak Kent Meydanı’nı tanımlamış ve kentin tarihine 60 yılın üzerinde tanıklık etmiş bir yapı olarak karşımıza çıkıyor. Uşak ilinde bulunan ve günümüze ulaşabilmiş en eski tarihi yapıların yaşlarının 120-130 civarı olduğu düşünülürse 60 yıldır kente bekçilik yapan bu yapının kent belleğindeki yeri daha iyi anlaşılabilir. İnşa edildiği yıldan bu yana çevresinde yaşam alanı yaratmış, önündeki meydanı tanımlamaktan çok yavaş yavaş kentin olgunlaşmasını ve dönüşmesini sağlayarak kent hafızasında önemli bir yer etmiştir. Aynı zamanda tanımladığı yaşam alanı içerisindeki kent meydanı ve Tankut Öktem’e ait Atatürk heykeliyle bütünleşmiştir. Yatay formu ile insanı ezmeyen ağırlıkta olan yapı, kent için nirengi noktası olmayı sürdürerek adeta kentin kalbi olma niteliği kazanmıştır. Yapının mimari unsurları döneminin devlet anlayışını en iyi şekilde ifade eder. Fil ayakları, kuş evleri, döneme özgü dikey güneş kırıcıları devletin sürekliliği ve gücünü oldukça iyi biçimde yansıtan yapılar arasında gösterilmesini sağlamıştır.

Kamuoyunda tarihi yapı algısı her ne kadar bağdadi ahşap Türk evlerini akla getirse de mimarlık kültürü çok uzun yıllarda kazanılan ve yapıldığı dönemin sosyolojik kültürel ve hatta politik izlerini taşıyan modern mimarlık yapılarını da kapsamalıdır. Mimari mirasa sahip çıkmak demek sadece Osmanlı dönemi ve öncesi yapılara sahip çıkmak anlamına gelmemelidir. Mimari kültür mirasına sahip çıkmak ancak tarihsel ve tasarım misyonu olan yapıları korumakla sağlanabileceğinden tarihi yapı anlayışındaki ve koruma kültüründeki algı değişikliğini sağlamak ancak Uşak Hükümet Konağı gibi mimarlık miraslarının korunup işlevlendirilmesi ve kamuoyuna anlatılmasıyla mümkün olabilecektir. Günümüzde valilik binası olarak kullanılan yapının “millet bahçesi” projesi kapsamında yıkılması gündemde olup aslında yapıyı yok etmenin kentteki tarihi bir yapıyı yok etmekten farklı bir yanı olmayacağından yapının yeniden işlevlendirilerek korunması kent belleğine katkı sunmak adına oldukça faydalı olacaktır.

Bu icerik 2787 defa görüntülenmiştir.