421
EYLÜL-EKİM 2021
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
TEMA[S]

Norveç’te Bir Açık Hava Banyosu Enstalasyonu: FLYT

Merve Şanlı, Mimar, AnkaraAks Uluslararası İlişkiler Koordinatörü

 

Rintala Eggertsson Architects, Norveç’te İskandinavya'nın kalbi olarak adlandırılan Østfold eyaleti / Moss Şehri’nin Fleischer Park’ında ülkenin banyo / sauna geleneklerini ve siyasi tarihini kutlayan FLYT projesi ile bölgenin fiziksel, zihinsel ve şiirsel kaynaklarının katmanlı bir yorumunu yüzen iskelelere yerleştirilmiş banyo enstalasyonlarıyla ortaya çıkaran bir çalışmaya imza atıyor. 2018 yılında üç yüzyılı deviren Moss Belediyesi için şehir merkezinin batısındaki eski bir sanayi bölgesini canlandırmak üzere başlatılan yarışma için tasarladığı açık hava banyo enstalasyon projesi, üç pavyondan oluşan ve sıcaklık ne olursa olsun açık alanda vakit geçirenlerin düşünüldüğü, İskandinav ülkelerinin uzun süreli açık hava banyoları ve saunalar geleneğine dokunuş yapıyor. Daha önce de kıyı şeridinde gerçekleştirdikleri halka açık pek çok mekânsal, küçük ölçekli ve yalın banyo çalışmalarına ek olarak bu projede ölçeği büyütüyor ve farklı program elemanlarının barındığı dikey eksende yükselen kütleleri yan yana getiriyorlar.

Üç pavyon olarak düşünülen enstalasyonun ikisi şimdilerde kullanıma açık olup üçüncü pavyonun ise 2021 yaz sezonundan önce tamamlanması planlanıyor. İlk yapı, kıyı kentinin su kenarında yer alan banyo tesisi olarak tasarlanmış; dalış kulesi, gözetleme platformu ve bir ışık yerleştirmesi içeriyor. İkincisi ise, yıl boyunca halka açık olacak bir saunaya ev sahipliği yapıyor.

Liman dokusuna hakim konteynır yapılar, yerel ahşap kullanılarak yeniden yorumlanmış ve ahşap modüllerle oluşturulan bloklar adeta üst üste yerleştirilmiş lego düzeni biçimde kendisini okutuyor. Ahşabın doğal ve dokunsal yapısı vurgulanarak; görsel, işlevsel ve kavramsal olgular arasında köprü kuran bu mimari enstalasyon, Oslo’ya özgü küçük ve dinamik bir uygulamanın izlerini taşıyor. Rıhtım kenarındaki yapı, pek çok yönden deniz için fiziksel bariyer olarak işlev görüyor, ancak aynı zamanda denize açılan kapılar sahil gezinti yolunun kenarını tanımlayan bir eşik olarak da işlev görerek kendini kullanıcı etkileşimi ve deneyimine bırakıyor. Bu nedenle, çevredeki apartman bloklarına kıyasla insan ölçeğine daha yakın bir mimari dil tanımlıyor. Tasarım ekibi, insan vücuduyla ilişkili işlevlere çalışırken, doku ve fiziksel karaktere sahip yerel malzeme kullanmayı, görselliğin yanı sıra dokunsal bir deneyim sunabilmeyi de hedefliyor. Yapı, liman kenti olan Moss için şehir siluetinin tarihî özelliklerine atıfta bulunup çevresiyle bir bütün olarak kurgulanan geleneksel kimliğiyle, günümüzün mekânsal deneyim arayışlarına alternatif olarak bir kamusal açık hava strüktürü olarak karşımıza çıkıyor.

Bu icerik 1009 defa görüntülenmiştir.